Adıyaman ’da Gezilecek Yerler

Adıyaman ’da Gezilecek Yerler

Adıyaman ‘a gittiğinizde gezi rehberimiz size süreden kazanabilmeniz adına yardımcı olacaktır. İşte Adıyaman’da gezilecek yerler;

Nemrut Dağı Milli Parkı

Yüzü güneşe doğru bakan ve yüksekliği 10 metreyi bulan devasa heykelleri, metrelerce uzunluktaki kitabeleri, binlerce yıllık anıt mezarları ve dünyanın en muhteşem gündoğumu ve günbatımı manzarasıyla ününü dünyanın dört bir yanına duyuran Nemrut Dağı Milli Parkı, Doğu ve Batı Medeniyetlerini buluşturan büyüleyici bir atmosfere sahip.

1987 yılından bu yana UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesinde bulunan ve 2150 metrelik yüksekliğiyle dünyanın en yüksek açık hava müzesi olarak kabul edilen Nemrut Dağı ve Nemrut Ören Yeri, Adıyaman şehir merkezine 87 kilometre uzaklıkta, Kahta ilçesi yakınlarında yer alıyor.

Adıyaman Kalesi (Hısn-I Mansur)

Adıyaman Kalesi Hakkındaki Efsane

Efsaneye göre, Adıyaman kalesinin orta yerinde mil üzerinde dönen bir köşk varmış. Bu köşkte savaşı seyreden Arap kumandanının kızı, kaleyi kuşatan Türk kumandanını görür ve ona aşık olur. Kız Türk kumandanına haber göndererek kendisini almayı kabul ettiği takdirde kale anahtarını vereceğini söyler.

Bir gece gizlice Türklerin tarafına kaçan kızı, Türk kumandanı kabul eder ve kendisiyle görüşür. Bu sırada kız, elbiselerinin içinde bir şeyin kendisini rahatsız ettiğini söyler.

Elbiseleri çıkarıldığında kuru bir yaprağın vücudunu tahriş ettiği görülür. Bu duruma çok sinirlenen Türk Kumandanı “Baban seni kuru bir yapraktan dahi sakınır yetiştirdiği halde kendisine ihanet ettin. Kim bilir bize ne türlü ihanetler yaparsın”, diyerek kızı öldürtür. Kale ve şehri yaptığı hücumlarla ele geçirir.

Adıyaman Kalesi Nerede, Nasıl Giderim?

Adıyaman şehir merkezinde yer alan Adıyaman kalesi yaklaşık 25 m yükseklikteki yığma bir höyük üzerine kurulmuştur. Adıyaman Belediyesi tarafından restorasyon ve çevre düzenlemesi yapılmaktadır.

Cendere Köprüsü

Cendere KöprüsüRoma Köprüsü veya Septimius Severus Köprüsü olarak da bilinir. Antik Cabinas (Cendere) Çayı üzerinde yer almaktadır. Köprü muhteşem bir kanyondan akan çayın iki tarafını birleştirdiği için bu isim verilmiştir. Kâhta ilçesinden Nemrut Dağı’na doğru giderken Karakuş Tümülüsü’nü geçtikten yaklaşık 10 km sonra Sincik- Kocahisar yol ayrımında bulunmaktadır. Köprü Roma İmparatoru Septimius Severus’un (MS 193-211) emriyle o tarihte Samsat’ta (Somasata) karargâh kuran XVI. Lejyon tarafından yaptırılmıştır.

Cendere Köprüsü, Antik Roma mimarisinin muhteşem bir anıtsal örneğidir. Biri ana kemer ve biri tahliye kemeri olmak üzere iki kemerden oluşan köprü her biri tonlarca ağırlıkta olan düzgün kesme taşlardan yapılmıştır. 7 metre genişliğinde, 30 metre yüksekliğinde ve 120 metre uzunluğunda olan köprünün en ilginç mimari özelliği harç kullanılmadan yapılmış olmasıdır. Köprü, her iki tarafından rampa biçiminde yükselerek orta kısımda birleşmektedir. Bu özellik köprünün hem statik olarak dayanıklılığını artırmakta hem de köprüye anıtsal bir görünüm kazandırmaktadır.

Köprünün güneydeki girişin her iki tarafında birer adet korint düzeninde sütun bulunmaktadır. Üzerinde yer alan yazıtlardan birinin köprüyü yaptıran İmparator Septimius Severus, diğerinin ise onun karısı Julia Domna adına dikildiği anlaşılmaktadır. Kuzeydeki girişin bir tarafında bulunan sütun üzerindeki yazıt ise bu sütunun oğulları Caracalla adına dikildiğini göstermektedir.

Bu sütunun karşısında köprünün yapıldığı dönemde oğulları Geta adına dikilmiş bir sütun daha olduğu bilinmektedir. Ancak Septimius Severus’tan sonra tahta geçen İmparator Caracalla (MS 211-217), kardeşi Geta’yı öldürterek Roma topraklarında Geta adına dikilen ne varsa yıktırmış, bu yıkımdan Cendere Köprüsü de nasibini almış ve kardeşi Geta adına dikilen sütun kaldırılmıştır.

Cendere Köprüsü’nün, yapımından sonra Roma Dönemi’nde değişik zamanlarda onarım gördüğü, köprünün korkuluk kısmında yer alan yazıtlardan anlaşılmaktadır.

Nasıl Gidilir ?

Adıyaman Kahta ilçesinde sincik yolu üzerinde 55 Km dedir. Merkezden ulaşım özel araç veya turlarla sağlanmaktadır.

KARAKUŞ TÜMÜLÜSÜ

Nemrut Dağı tur güzergahında bulunan Nemrut Dağı Milli Park giriş noktasında yer alan Kommagene’lilerin kraliçelerine ait Anıt Mezar yöre halkı tarafından sütün üzerinde bulunan kartal heykelinden dolayı Karakuş olarak adlandırılmaktadır. Karakuş Anıt Mezarı aynı zamanda Kommagene’liler için önemli bir TEMENOS ‘tur. Kutsal alandır.

Kral Antiochos Theos’un yerine geçen oğlu II.Mithradates annesi İSİAS için bu anıt mezarı inşa etmiştir Dünyanın en güzel kadını dediği annesi İsias için inşa ettiği anıt mezara pers prensleri ile evli olan kız kardeşleri Laodike ve Antiochis’inin Pers – Roma savaşında öldürülmesi ile bunların cenazelerini – annesinin yanına gömmüştür.

Karakuş anıt mezarında dört Kommagene kraliçesi yatmaktadır. Anıt mezarının etrafındaki beş sütünden biri tahrip olmuş, dört sütün yerinde durmaktadır Güneye bakan sütün üzerindeki Kartal göksel gücü temsil ederken, doğuda bulunan ve boğa yerdeki gücü temsil etmektedir.

Batıdaki sütün üzerinde tokalaşma sahnesi Mithradates ve güneş tanrısı Apollo’yu göstermektedir. Kuzeyde yerde duran aslan oldukça yıpranmış durumdadır. İ.Ö.36 -38 lerde inşa esilen anıt mezar –kutsal temenos ;etrafı surlarla çevrilmiş, Roma’lıların işgalı ve Kommagene’lilerin tapınaklarının tahrip edilmesi ile Karakuş’ ta nasibinialmıştır.

1968’lerde Amreikali Theresa Goel mezar odasına ulaşmak istemişse de zamanın Kahta Kaymakamı tarafından bilimsel olmadığı gerekçesi 

Nasıl Gidilir ?

Kahta İlçesinin 20 km kuzeyinde ulaşım araçlarla sağlanmaktadır. Adıyaman / Kahta

Perre Antik Kenti

Eski kaynaklarda Me’arath gazze Pörön, Mezopotamya’da ise Pirin ve Perin olarak bilinen Kommagene Krallığı’nın beş büyük kentinden biri olan Perre Antik Kenti, Melitene’yi (Malatya) başkent Samosata’ya (Samsat) bağlayan yol güzergahı üzerinde olması nedeniyle geçmişte jeopolitik bir öneme sahipti.

Hierapolis (Kutsal Şehir) olarak anılan Perre MS. 325 yılında Nicaea (İznik)’de toplanan İncil konsiline Piskopos İoannes Perdos yönetimindeki Persidas eyaletinin bir şehri olarak katılır. MS. 433 yılında Samosata’lı (Samsatlı) Andreasın Alexander’e yazdığı mektupta Perre’de bulunan bazı önemli piskoposlardan bahsetmesi kentin dinsel açıdan da önemli bir kent olduğunu gösterir. Bütün bunlar Perre Antik Kentinin antik dönemde hem dinsel hem de jeopolitik öneme sahip bir kent olduğunu göstermektedir.

Perre Antik Kenti Bizans döneminden sonra önemini yitirmiş ve eski parlak dönemini bir daha yakalayamamıştır. Antik kentin asıl yerleşim kısmı üzerinde bugün Örenli Mahallesi olarak geçen ancak özünde köy görünümüne sahip geç dönem yerleşimi mevcuttur.

Nasıl Gidilir ?

Adıyaman Merkez Malatya yolu üzeri 5. Km üzerindedir. Kolej dolmumuşları ile uluaşım sağlanmaktadır.

Oturakçı Pazarı

Adıyaman şehir merkezindeki bu tarihi çarşıda turistik eşya olarak yöreye özgü halı, kilim, cicim, çanta ve heybe gibi el sanatı ürünleri ile Şire pazarında Besni üzümü, pestil, muska, gibi yiyecek ürünler alınır. Kaynakça: Adıyaman İl Kütür ve Turizm Müdürlüğü’ne aittir

Çelikhan İçmesi 

Çelikhan İçmesi ve Şifaları

Adını ilçesinden alan, Adıyaman ilinin Çelikhan İlçesinde bulunmaktadır. Adıyaman’nın 25 km kuzeybatısında Akçalı Köyüne  5 km mesafede olup şifalıbir soğuk sudur.Suyun, mide ve bağırsak hastalıklarına iyi geldiği bilinmektedir.

Her derde deva olduğuna inanılan Çelikhan İçmesi, sürekli ziyaret edilen bir nokta olsa da turizm açısından pek bir çalışma yapılmamıştır.

Her derde deva olduğuna inanılan Çelikhan İçmesi, sürekli ziyaret edilen bir nokta olsa da turizm açısından pek bir çalışma yapılmamıştır.

»  Çelikhan İçmesi, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Ekoloji ve Hidro Klimatoloji Kürsüsü tarafından incelenmiştir. İnceleme raporunda suyun; mide, barsak, gastrit ve ülser hastalarına iyi geldiği açıklanmıştır. Adıyaman’da termal suların pek olmaması da Çelikhan İçmesi’nin daha fazla ilgi görmesine sebep olmuştur.

Nasıl Gidilir ?

»  İçme, Çelikhan’ın 19 kilometre uzağında olup kolay bir ulaşıma sahiptir. Günümüzde hala bir tesis yapılmaması bölgenin ziyaretçi potansiyelini düşürmektedir. Adıyaman’da geçireceğiniz günlerde Çelikhan İçmesi’ne kısa bir ziyaret yapabilirsiniz.

Gümüşkaya Mağarası

» Gümüşkaya Mağaraları Adıyaman merkezinin 40 kilometre kadar güneybatısında Göksu nehrinin kenarında yer alan Gümüşkaya köyünde bulunmaktadır. Gümüşkaya Mağaraları kayaların oyularak çok sayıda tünel yapılması ve bu tünellerin birbirine bağlanmasıyla oluşmuştur.

» Mağaranın M.Ö. 150 yıllarında yapıldığı düşünülmektedir. Bu mağaralar önceleri konut olarakta kullanılmıştır. Kuyulara, balkonlara ve bölmeli odalara sahip bu mağaralara ulaşmak için bir kişinin geçebileceği kadar dar bir yolla ulaşılır.

» Mağaralar Türkiye’nin en eski mağaralarından biri olma özelliğini taşımaktadır ve koruma altına alınmışlardır. Binlerce yıl ayakta kalan mağaralar günümüzde de ziyaretçiler tarafından görülmesi gerekenler listesi içindedir.

»  Bu eşsiz mağara kayaların oyularak çok sayıda tünellerin birbirine bağlanmasıyla oluşturulmuştur. Eski zamanlarda bu mağaralar konut olarak kullanılmıştır. Kurulara, balkonlara ve bölmeli odalara sahiptir. Bir kişinin geçebileceği kadar dar bir yolla gidebilirsiniz. Dikkat etmenizi önemle rica ederim. Sizler bizim için kıymetlisiniz.

Her insan kıymetlidir. Gümüşkaya Mağaralarının önemli bir özelliği ise en eski mağaralardan olma özelliğine sahiptir.  Yüzyıllarca ayakta kalan bu eşsiz mağaralar ziyaretçilerini özlemle beklemektedir. Görülmesi gereken yerlere rahatlıkla not alabilirsiniz.

»  Mağara, yüzeyle bağlantısı olan ve gün ışığı ile bağlantısı kaybolacak derinliğe ve en az bir insanın sürünerek girebilmesine olanak verecek genişlik ve yüksekliğe sahip olan yeraltı boşluklarından oluşmaktadır.

Arsemia Antik Kenti

Adıyaman’ın Kahta ilçesi sınırları içerisinde yer alan Arsemia Antik Kenti, Nemrut güzergahı üzerinde bulunan bir ören yeri. Bir dönem Kommagene uygarlığının başkenti olan Arsemia Antik Kenti, “Kale” olarak da isimlendiriliyormuş. Savunma amacıyla kullanılan kent, dini amaçlı tüneller kazmak için de kullanılmış.

Arsemia Antik Kenti’ne dar bir patika yoldan çıkılıyor. Bu yolun üzerinde bir heykel ve su sarnıcı bulunuyor. Yukarı doğru ilerledikçe karşınıza Arsemia Antik Kenti’nde Kommagene Krallığı’nı zirveye taşıyan Kral I. Antiochus’un babası I. Mithridates’in mezarı çıkıyor.

Mezarın üzerinde ise I. Antiochus tarafından koydurulan ve Arsemia tarihine ışık tutan Anadolu’nun en büyük Grekçe kitabesi yer alıyor. Kitabede; Arsemia Kenti’nin I. Antiochus’un atası Arsames tarafından kurulduğu, bölgenin krallığın yazlık başkenti olduğu, I. Mithridates’in mezarı olduğu, anıt mezar ile dönemin uygarlığı ile ilgili tarihi bilgiler yer alıyor.

1953 yılında Alman Arkeolog F. Karl Dörner, Arsemia’ya çıktığı keşif yolculuğunda, zamanla kapanan anıtın bir parçasını görmüş ve ekibiyle birlikte parçanın kalan kısmını toprak altından çıkarmak için çalışmalara başlamış. Uzun süren uğraşlar sonucunda anıtın tamamını ortaya çıkaran ekip, kitabenin bulunduğu yerden itibaren 158 metre derine inen bir tünel keşfetmiş.

Arsemia Antik Kenti’ne ait en önemli kalıntılardan biri de; Herkül’ün, kendisini tanrı katında gören I. Antiochus ile tokalaşmasının tasvir edildiği 10 ton ağırlığa sahip kabartma. Kabartma üzerinde I. Antiochus sivri uçlu tacıyla, Herkül ise sakalı ve elindeki sopasıyla resmedilmiş. Antiochus’un, yarı tanrı Herkül ile aynı boyda yapıldığı ve hatta kafasındaki taç ile kendisini ondan üstün kıldığı göze çarpan detaylar arasında.

Herkül, bir fakir misali çırılçıplak tasvir edilirken, Antiochus ise gücün ve zenginliğin simgesi olan pelerinlerini kat kat giyilmiş şekilde tasvir edilmiş. Antiochus’un elinin tokalaşırken Herkül’ün elinin üzerinde duruyor olması da, kral egosunun açık bir göstergesi niteliğinde. Arsemia Antik Kenti’nde bu eserlerden başka günümüze başka bir kalıntı ulaşamamış.

Genel olarak Arsemia Antik Kenti’ne düzenlenen tur organizasyonları, önce Nemrut’ta gün doğumu ve gün batımı seyri gerçekleştirildikten sonraya bırakılıyor. Her iki durumda da antik kente ziyaret zamanları böylelikle serin saatlere denk getirilmiş oluyor ki bu oldukça ideal.

Zira güneşin tepede olduğu zamanlarda Arsemia’yı ziyaret edecekseniz, kendinizi güneşin yakıcı etkisinden korumalı ve yanınızda bol su bulundurmanız gerekiyor. Arsemia Antik Kenti’ne ulaşmak için araçtan indikten sonra biraz yokuş yukarı tırmanıyorsunuz. Herhangi bir giriş kapısının bulunmadığı Arsemia Antik Kenti’ne giriş ücreti ödemiyorsunuz ve kenti istediğiniz saatte ziyaret edebiliyorsunuz.

Yeni Kale

Yeni Kale Adıyaman Kahta ilçesine bağlı Kocahisar Köyü içindedir. İlk yapılış tarihi Hititlere kadar giden kalenin bugünkü şekli Memluklular döneminden kalma olup, Osmanlılar döneminde de kullanılmıştır. Kalenin Urartu, Part, Kommagene, Roma, Sasani ve Arapların eline geçtiği bilinmektedir.

Kalenin kapı girişi üzerinde, mescit’te, doğu burcunda ve sarayın giriş kapısında olmak üzere çok sayıda kitabeler mevcuttur. Kale giriş kapısı üzerinde yer alan yazıtta Memluk sultanı Kalaun’un, mescitte bulunan yazıtta Melik Eşref Selahaddin Halil, sarayın giriş kapısındaki kitabede ise Melik Nasır’ın adları geçer. Kale içinde mescit, hapishane ve zindan, posta güvercinlerinin yetiştirildiği kule, sarnıçlar, hamam ve Kahta Çayına (Nymphaios) inen gizli bir su yolu bulunmaktadır.

Nasıl Gidilir ?

Adıyaman Kahta ilçesinde Nemrut Dağı yolu üzerinde 60 Km mesafededir. Ulaşım özel araçlarla veya turlarla sağlanmaktadır.


Yazar AK

Yazar AK

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

%d blogcu bunu beğendi: